🏓 Sevgili Arsız Ölüm Dirmit Antalya

rMeP. Oyun HakkındaKöyden şehre göç eden kalabalık bir ailenin şehirle mücadelesini ailenin en küçük kızı Dirmitʹin gözünden dinliyoruz. Sıkıştıkları tek odalı evde, şehre tutunma mücadelesinde hepsi kendilerince bir yol tutturuyor. Dirmit kız ise durmak bilmeyen merakı ve direnme gücü sayesinde karşısına çıkan zorluklarla baş etmenin türlü yollarını buluyor. Onu şehirden korumaya çalışan annesi Atiye, babası Huvat ve abileri Dirmitʹin türlü yollarından huylanıyor, ona adet ve geleneklerin rehberliğinde türlü engeller koyuyorlar. Ama Dirmit durur mu, durmuyor!Roman Hakkında“Gerçekleşmeyen düşler, aralarında doğup büyüdüğüm insanları paramparça etti… Kente ayak uydurabilmek için boğuşup durdum. Her yanım yara bere içinde kaldı. Boğuşurken birlikte doğup büyüdüğüm insanlardan ayrı düştüm. Ama kendi öz değerlerimi, dilimi ve o insanların durulmaz bir coşkuyla bana taşıdıkları sevgiyi koruyabilmek için direndim. Bu roman bu direnişim için aralarında büyüdüğüm insanların bana armağanıdır.”Latife TekinSüreç HakkındaOyun, romanın oyuncu kişisine dokunduğu yerden Dirmit’i, Dirmit’in anlatısı üzerinden ise romandaki diğer karakterleri tanıma ve romanın yazar-anlatıcı yoluyla kurulmuş büyülü gerçekçi dilini, karakter-anlatıcıyla en yalın halde sahneye taşıma araştırmasının bir Latife TekinUyarlayan- Yöneten Hakan Emre ÜnalUyarlayan- Oynayan Nezaket ErdenProje Danışmanı Zeynep Günsur YüceilAfiş Tasarım Kardelen AkçaTek Perde 85 yaş üzeri için uygundur. Deneyiminizi arttırmak için sitemizde çerezleri kullanıyoruz. Devam ederek Gizlilik ve Çerez Politikamızı kabul etmektesiniz. Detaylı bilgi için Tiyatro Hemhâl ENKA Eşref Deni...Trajedi & DramTek Kişilik Tek Perde / 85 dak 2017+13 SİZ DE ALKIŞLAYIN 1737 kullanıcı alkışı ile 10 üzerinden alkış Oyun ÖzetiRoman Hakkında “Gerçekleşmeyen düşler, aralarında doğup büyüdüğüm insanları paramparça etti… Kente ayak uydurabilmek için boğuşup durdum. Her yanım yara bere içinde kaldı. Boğuşurken birlikte doğup büyüdüğüm insanlardan ayrı düştüm. DEVAMI Seanslar Seans bilgisi henüz açıklanmadı. Tolga Polat Latife Tekin’in “Sevgili Arsız Ölüm” romanından Nezaket Erden tarafından bir okul bitirme projesi olarak yolculuğuna başlayan “Dirmit”; aldığı haklı övgüler sonucu Seyyar Sahne ve Tiyatro Medresesi’nin ortak üretimi olarak sahneleniyor… Romanın sahne diline aktarım süreci Nezaket Erden ve Hakan Emre Ünal tarafından yapılan oyunun reji koltuğunda da Hakan Emre Ünal yer alıyor… Latife Tekin’in, memleketlerinden İstanbul’a taşınan bir ailenin kent yaşamına uyumsuzluğuna odaklandığı “Sevgili Arsız Ölüm” köylü ve yoksul olmanın gerçekliğini, büyülü bir gerçekçilikle anlatırken, “Bu insanlar niçin yeterli gelire sahip değil ? ” sorusuna göç problemi üzerinden yanıt arıyor… Eser; temelde ekonomik koşulların toplumu nasıl zorunlu koşullanmalara ittiğini ve bu koşullanmalar içinde bireylerin hayatlarının nasıl dönüştüğünü ortaya koyuyor… Göç edenlerin bir kısmı belli bir refah seviyesini yakalamışken, önemli bir bölümünün sonu kırsal yoksulluktan kentsel yoksulluğa terfi etmekten öteye gidememesi ve göçenlerin bir kısmının içine düştüğü kent sefaleti, aile içi dramatik dönüşümler ve dağılmalar, toplumsal cinsiyet rolleri üzerinden başarılı bir kurgu içinde anlatılıyor… “Sevgili Arsız Ölüm”, mekan değiştirmeyle sınırlı kalmayarak, ölüm ve yaşam zıtlığı, yoksulluk ve farklı bireysel temalara bağlanan içsel yolculuklar üzerinden de baştan sona merak uyandıran adeta bir çatışmalar bütünü… Aktaş ailesinin Orta Anadolu’nun bir köyünden büyük şehre göç ettikten sonra yaşadığı maddi ve manevi yoksullaşma ile buna bağlı olarak içine girdiği dağılma sürecini anlatan eser, folklorik motiflere de dokunarak gerçek ile fantezi arasında bir köprü kuruyor… Uyarlama kavramı her alandan araştırmacıların dikkatini çekmekte… Dolayısıyla romandan tiyatroya aktarılan eserler de yeni bir bakış açısıyla tekrar ele alınıp titiz bir çalışma gerektiyor… Bu noktada Reşat Nuri Güntekin’ in romanı tiyatro oyunu haline getirirken karşılaştığı güçlükleri kaleme aldığı “Romandan Piyes Çıkarmak” adlı makalelerinin birinde söylediği söz hep aklıma gelir… Güntekin şöyle der ; “Tecrübemin bana öğrettiği ilk hakikat şu olmuştur ki bir romandan yeni bir piyes çıkarmak yeni bir piyes yazmaktan daha zorlu bir iştir.! ” Güntekin’in sözlerinden de anlaşılacağı üzere, romanı tiyatro eserine dönüştürürken karşılaşılan güçlüklerin temelinde; karakter, zaman ve mekan gibi alanlarda geniş imkanları olan bir anlatının etkisinden bir şey kaybetmeden küçültülmesi ve indirgenmesi çok güçtür… Bütün ayrıntıları düşünülmüş, geniş bir yapıyı yıkıp daha küçük bir şekilde tekrar inşa etmek, üstelik buna kendi öznel estetik değerlerini katarak başarmak ve romanın fanatiklerini tiyatro sahnesinde de etkilemek ve eleştirileri göze almak son derece önemlidir… İşte Nezaket Erden ve Hakan Emre Ünal’da “Sevgili Arsız Ölüm Dirmit” uyarlaması ile hem kendi öznel bakış açılarını ortaya koyarak hem de eseri karmakarışık bir hale getirmeden romanı tiyatro sahnesine başarıyla taşımışlar… Romanı ilk keşfeden Nezaket Erden, Üniversite tiyatrosundan sonra Akademi Sanat Evi’nde eğitim almaya başladığı dönem de eğitmeni Vahide Gördüm’ün atölye çalışmasında, bir roman karakterini sahneye taşımasını istemesi üzerine, “Sevgili Arsız Ölüm” adlı romanla tanıştığını ve ilk okuduğunda güç ve umut hissetiğini belirtiyor… Hakan Emre Ünal’ın akıcı rejisiyle izlediğimiz oyun, uzun bir laboratuvar çalışmasının etkisini hissettiriyor… “Kepçe” adında bir saksı dışında dekor yok! Türlü ışık oyunları ve estetik algılara göz kırpan bir sahne kostümü yok! Sadece hikaye ve anlatıcı-oyuncu var sahnede… Sahne kullanımı ve mizansenler alışılmışın dışında… Tüm bunlar başlangıçta garip gelmiş olsada, oyun sürdükçe etkili ve tamperamını düşmeyen farklı bir oyunculuk izliyoruz… Dirmit’in tek bir gecesinde geçen oyunda, romandaki diğer karakterleri; Seyyit’i, Halit’i, Mahmut’u, Nuğber’i, Zekiye yengeyi, Aysun’u, anne ve babayı Dirmit’in bir meddah ustalığındaki anlatısı üzerinden tanıyoruz… Nezaket Erden adeta sahnede bir büyü yaratıyor… Tıka basa dolu salonu, oyunun ilk dakikalarından itibaren avucunun içine alıyor… Dirmit; üzerinde pijaması, kucağında köyüne olan özlemini gidermek için toprağını yediği “Kepçe” adındaki saksıyla yalnız olduğunu imaj olarak yansıtırken, hikayesinin doluluğu ve gerçekliği ile ters bir ironi yaratıyor… Dirmit yalnız değil ! Tulumbayla, ayla, yıldızla, denizle, sokakla, karla, kuşkuş otuyla ve hayalleriyle hep birlikte… Dirmit’in anlamı ağustos ayında yetişen ve erken olgunlaşan bir üzüm çeşidi… Hikaye derinleştikçe Dirmit’in yaşananlar karşısında nasıl olgun bir tavır takındığını, toplumsal normları ve bakış açılarını değiştirmek için nasıl mücadele ettiğini görüyoruz… Cinsiyet rollerini izleyicinin gözüne sokmadan, daha çok aralarındaki ilişki biçimleri üzerinden anlatan oyun, seyircisini bunlar hakkında düşünmeye ve sorgulamaya sevk ediyor… Kuralları erkeklerin belirlediği ataerkil sistemle haklı nedenleri ile çatışan Dirmit, kendisini, şiirle, kitapla dans ve doğa ile rehabilite ediyor… Özellikle Dirmit’in efsane dans yorumu tekrara biraz fazla düşmüş olsa bile yarattığı ironi ile bir sistem eleştirisi olarak karşımıza çıkıyor… Dirmit’e nefes olan oyuncu Erden’in, tüm beden devinimlerini rolüne ustalıkla yansıttığı, oyunun bir an bile ritmini düşürmeyen sahici yorumu onu kötü bir karikatürize yorum riskinden, elbette rejinin de katkısı ile kurtarıyor… Dirmit adeta Erden’in bedeninde hayat buluyor… Tek kişilk performaslar şüphesiz çok zor… Ne söylediğinizin ne yaptığınızın üstelik oyun gereği pek çok taklit edilerek anlatılan karakterler varken, tek tek anlaşılmanız çok önemli… Erden etkin yorumu ile bunu fazlasıyla başarıyor… Aktaş ailesinin Orta Anadolu’nun bir köyünden büyük şehre göç ettikten sonra yaşadığı maddi ve manevi yoksullaşma ile buna bağlı olarak içine girdiği dağılma sürecini Dirmit’in penceresinden, rüyalar, yerel mitler, cinler ve periler arasında masalımsı hikayelemeler içinde şiirsel bir anlatım ile izlediğimiz oyun, hem sorgulatıyor, hem hüzünlendiriyor hem de fazlasıyla gülümsetiyor… Latife Tekin’in destansı cümleleriyle Nezaket Erden’in sahici yorumunun buluştuğu “Sevgili Arsız Ölüm Dirmit”, bu sezonun öne çıkan yapımları arasındaki yerini sessiz bir direnişin umut dolu çığlığı olarak alıyor… Eğitim Öğretim İle İlgili Belgeler > Kitap Özetleri > Roman Özetleri SEVGİLİ ARSIZ ÖLÜM ÖZET KİTAP ÖZETİ ROMAN ÖZETİ Yazarı LATİFE TEKİN Özet Huvat, Alacüvek Köyünde hatırı sayılır, sözü geçer kişilerden biridir. Köyden şehre sürekli gidip gelmektedir. Her gidişinde köye yeni bir şey getirir. Köydekiler ona tepki gösterirler, gevur icatları getirdiğini söylerler. Huvat inanmayanları şehre götürür. Şehre giden bir daha geri dönmez. Huvat’ ın karısı Atiye Dirmit adında bir kız doğurur. Bu kız doğduğundan itibaren garip davranışlar göstermektedir. Tulumbayla konuşur, öğretmen yokken okula gider…Atiye bunların hepsini Cinci Memet’in çimdiğinden bilir. Huvat’ ın büyük oğlu Halit, bir kıza sevdalanır. Babası daha bıyıkları kararmadan Halit’ i Zekiye’ yle evlendirir. Huvat köyüyle ilgili bir çok şeyle ilgilenmektedir. Bir gün çıkar ve Alacüvek in adının değiştirilmesini ister. Köyün yeni adı Akçalı dır. Huvat şehre gider ve uzun süre geri gelmez. Atiye arkasından türlü ağıtlar yakar. Huvat şehirden haber salar. Çok yakında onları da alıp şehre götüreceğini duyurur. Nihayet dediğini yapar ve çoluğu çocuğu alıp şehre yerleşirler. Şehre yerleştiklerinden itibaren aksilikler yakalarını bırakmaz. Huvat eskisi gibi iş tutamamaktadır. Artık çocukların da çalışması gerektiğini bildirir. Evin büyük oğlu Halit işe yanaşmaz. Çalışma konusunda tek hevesli Seyit’ tir. Eve ekmeği o getirmeye başlar. Mahmut’la Dirmit okula devam etmektedirler. Mahmut’un okumakta gözü olmadığı için türlü işlerde çalışır. Çocukların çalışmasını bilgi yelpazesi. com fırsat bilen Huvat kendini iyice bırakır elinde dini kitaplarla gezinir. Bunu gören Atiye kendini yataklara atar. Öleceğini bildirir ama her zaman ki gibi ölmez. Atiye evde ne olursa olsun her şeyi büyüyle, kurşun döktürmelerle halletmektedir. Karısından soğuyan Halit’ e yapmadık büyü bırakmaz. Büyük kız evde kaldığı için iyice tanınmadıkları halde birine verilir. Atiye’ nin geleceğinden emin ve güven duyduğu tek evladı oldu. Atiye ölüm numaraları yapa yapa en sonunda gerçekten hasta olur. Azrail’le daha fazla kavga edemez. Son dilek olarak çocuklarının geleceğini görmek ister. Onlara anlatmayacağına dair türlü yeminler eder. Ama Dirmit’in elinde al bayrakla koştuğunu, Halit’in yanında Zekiye ve oğluyla yürüdüğünü, Seyit’ in elinde bir kaynak makinesi, başında bir kasketle gördüğünü, Mahmut’ u kocaman çelik gönyeler, pergeller ve gitarla gördüğünü, zavallı Nuğber’i ise kocasız gördüğünü söylemeden edemedi. Atiye zebanilerle göçüp gitti. Konu Anadolu’ da yaşayan bir ailenin yaşayışı, inançları, duygu ve düşünceleri anlatılıyor. Ana Fikir Batıl inançlara özellikle de çocuklara zarar verecek, onların psikolojisini bozacak şekilde kapılmamalıyız. Çocuklar geleceğin madenidir. Onları en güzel şekilde işlemeliyiz. “ROMAN ÖZETLERİ ” SAYFASINA GERİ DÖNMEK İÇİN >>>TIKLAYIN>>TIKLAYIN>>TIKLAYINYorumu İşallah güzel not alırım teşekkürler ->Yazan Burcu 9. **Yorum** ->Yorumu şahane bir site burayı sevdimm ->Yazan Buse. Er 8. **Yorum** ->Yorumu SIZIN SAYENIZDE YÜKSEK BIR NOT ALDIM SIZE TESSEKÜR EDIYORUM... ->Yazan sıla 7. **Yorum** ->Yorumu valla bu site çok süper .Bu siteyi kuran herkimse Allah razi olsun tüm ödevlerimi bu siteden mugladan sevgiler.... ->Yazan kara48500.. 6. **Yorum** ->Yorumu çok güzel bir site. kurucularına çok teşekkür ederim başarılarınızın devamını dilerim. ->Yazan Tuncay. 5. **Yorum** ->Yorumu ilk defa böyle bi site buldum gerçekten çok beğendim yapanların eline sağlık. ->Yazan efe . 4. **Yorum** ->Yorumu ya valla çok güzel bisi yapmışınız. Çok yararlı şeyler bunlar çok sagolun ->Yazan rabia.. 3. **Yorum** ->Yorumu Çok ii bilgiler var teşekkür ederim. Çok süper... Ya bu siteyi kurandan Allah razı olsun ..... süperrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrrr. Çok iyiydi. isime yaradı. Her kimse bu sayfayı kurduğu için teşekkür ederim ->Yazan pınar.. 2. **Yorum** ->Yorumu çok güzel site canım ben hep her konuda bu siteyi kullanıyorum özellikle kullanıcı olmak zorunlu değil ve indirmek gerekmiyor ->Yazan ESRA.. 1. **Yorum** ->Yazan çağlayan kaya ->Yorumu romanı okuma fırsatım olmadı, maddi açıdan yetersizlik falan derken bi türlü alamadım. syn. latife tekin bizim köylü. romanda isimler nası geçiyor bilmem ama köyün eski ismi karacevenk. yeni ismi ise akçatı. söylesen isimler ve lakaplar doğrudur ve hala yaşayanlar vardır.. >>>YORUM YAZ<<<

sevgili arsız ölüm dirmit antalya