🎳 Kürk Mantolu Madonna Detaylı Özet
KÜRK MANTOLU MADONNA kitabı hakkında bilgileri içeren kitap satış sayfası. Sabahattin Ali kitapları ve YAPI KREDİ YAYINLARI 2017 baskısı kitaplar ile ikinci el ve yeni 7 milyon kitap NadirKitap.com'da
Kürk Mantolu Madonna Sözleri ve Alıntıları. Her şeyi, her şeyi, bilhassa ruhumu hiç bulunmayacak yerlere saklamalı. İnsanlar birbirlerini tanımanın ne kadar güç olduğunu bildikleri için bu zahmetli işe teşebbüs etmektense, körler gibi rastgele dolaşmayı ve ancak çarpıştıkça birbirlerinin mevcudiyetinden haberdar
Kürk Mantolu Madonna Romanı İceleme-Özet. YazarMücahit Doğan 1/30/2020. Merhaba edebiyatseverler, bugün sizinle Raif Efendi 'nin yürekleri dağlayan hayat hikayesini konu alan Kürk Mantolu Madonna 'yı detaylı bir şekilde inceleyeceğiz. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki kalbi olan bu acıklı hikayeye dayanmayabilir.
Kürk Mantolu Madonna özet pek çok kitap okumayı seven kişi tarafından, en çok araştırılan konulardan birisi olmaktadır. Türk Edebiyatı’nın en tanınmış yazarlarından birisi olan Sabahattin Ali’nin dünya çapında tanınmış olan romanı Kürk Mantolu Madonna, romanın baş karakteri olan Raif Efendi’nin
TUTUNAMAYANLAR. “İçimizdeki Şeytan”ın “Tutunamayanlar”ın dedesi olduğunu öne sürmüştüm. “Kürk Mantolu Madonna” da iki tutunamayanı işleyen bir romandır. Bu iki karakter de genel olarak toplumun işleyiş yasalarına sırt çevirmiş, onlardan yana herhangi bir umudu veya beklentisi olmayan iki insandır.
Kürk Mantolu Madonna: Hepimizin Hikayesi. Sabahattin Ali’nin bu muhteşem romanı, yıllar önce bir tutkuya sıkı sıkıya bağlanmış Raif Efendi’nin hikayesini anlatıyor bize. Bir tutkunun insana neler yaptırabileceğini görüyoruz bu hikayede, biraz da “herhangi bir şeye” tutulmamış bir insanın “o tutkuyu” bulduktan
Dahaönce 1976 yılında baskısını yaptığımız Kürk Mantolu Madonna'nın orijinal metne sadık yeniden basımı. Bireyin iç dünyasını, insan ruhunun derinliklerini eserlerinde ustalıkla işleyen Sabahattin Ali, bu kitabında tutkulu bir aşk ile hayatın gerçekleri arasında sıkışmış iki insanın sürükleyici öyküsünü anlatıyor.
Aksine Kürk Mantolu Madonna'da görülen durum, mekânın haylice bireysel bir kullanımıdır. Birey, çevresi ve başka bir birey ile arasındaki ilişkiyi mekân üzerinden tahayyül edebilir. Bu sayede şu ana kadar toplumsal hafızanın cisimlerini üreten mekân, tamamen kişisel bir hafıza üretimine sahne olur. İki kişinin aynı
KÜRK MANTOLU MADONNA. Sabahattin Ali roman ve öykülerinin ana temalarından biri olan aşk, Kürk Mantolu Madonna’nın da ana temasını oluşturuyor. Raif Efendi baş karakterinin silik, insanlardan ve hayattan kopuk yaşamı ekseninde geçen roman; aşkın insan hayatı üzerindeki olumlu ve olumsuz etkilerini gözler önüne seriyor.
aVs0. Oluşturulma Tarihi Ekim 07, 2020 0143Türk Edebiyatının en çok tanınan eserlerinden biri Kürk Mantolu Madonna romanıdır. Edebiyatımızda sahip olduğu özel yer sebebi ile okullarda da okutulan bu değerli esere dair Kürk Mantolu Madonna kitabını kim yazmıştır? Kürk Mantolu Madonna kitabı özeti, konusu ve karakterleri hakkında bilgileri baskısı 1943 yılında yapılan Kürk Mantolu Madonna, halen en fazla ilgi gören ve satış rakamları oldukça yüksek olan başyapıtlar arasındadır. Kitabın ilk baskısı 177 sayfa olup günümüze kadar çok sayıda yayınevi tarafından pek çok kez basımı yapılmıştır. Unutulmaz eserin ilk baskısı Remzi Kitapevi tarafından basılmıştır. Bu eseri, bu kadar özel ve kalıcı kılan ise usta bir kalemden dökülen başarılı ruh tahlilleridir. Kürk Mantolu Madonna Kitabını Kim Yazmıştır? Başarılı ve ses getiren ünlü eser Kürk Mantolu Madonna'yı usta yazar Sabahattin Ali, kaleme almıştır. Geçmişten günümüze kadar popülaritesini koruyan Türk Edebiyatının başyapıtlarından Kürk Mantolu Madonna, roman türü bakımından bir aşk romanıdır. Kitap, kahramanın bakış açısından yazılmıştır. Kitabın, gençlerin duygu dünyasına hitap edilmesi etkileyici yönlerinden biri olarak dile getiriliyor. Kitabın tekrar tekrar okunmasında sürükleyici aşk hikayesi ve bir insanın yalnızlaşma süreci önemli paylara sahip. Kürk Mantolu Madonna Kitabı Özeti Hüzünlü bir aşk hikayesi olan Kürk Mantolu Madonna, iki hikayeden oluşan bir anlatıma haizdir. İlk hikayede Rasim adlı karakterin iş bulması ile Raif Efendi karakteriyle tanışması anlatılır. İkinci hikayede ise Raif Efendi'nin kimseye söyleyemediği anlatamadığı aşk hikayesi göze çarpar. Bu aşk hikayesinde Raif Efendi'nin gençlik yıllarında Almanya'da bir resim sergisinde tanıştığı Maria Puder'e aşık olması ve sonrasında gelişen olaylar yer alıyor. Kürk Mantolu Madonna Konusu ve Ana fikri Kürk Mantolu Madonna, üç ana tema etrafında ilerleyen bir romandır. Romanda aşk, yalnızlık ve yabancılaşma temaları ağır basar. Genel olarak bir aşk romanı olarak görülse de aslında psikolojik tahliller eşliğinde bir insanın içinde yaşadığı topluma yabancılaşması ve yalnızlaşarak kendi kabuğuna çekilmesi romanda vurgulanır. Bu duygusal çöküşler ve değişimler, son derece büyük bir ustalıkla ve hissedilerek anlatılmaktadır ki romanda anlatılanları okuyucular gerçek hayatta yaşıyormuşçasına hissettiklerini çoğu zaman ifade etmektedirler. Kitabın ana fikirlerinden öne çıkan ön yargılarla hareket etmemektir. Ön yargılar, insanların diğer insanları yanlış bir şekilde tanımasına ve onlara karşı hatalı davranışlarla tavır almalarına neden olabilir. Bazen bu davranışlar geri dönüşü olmayan yollara insanları sürükler. Ağır bedeller ödememek için karşımızdaki insanlar hakkında anlayıp dinlemeden, olayları çözmeden kesin hükümler vermemeliyiz. Kürk Mantolu Madonna Kitabı Karakterleri Kürk Mantolu Madonna Kitabının Ana Karakterleri şöyle Raif Efendi Romanın başkahramanıdır. Kendi halinde, sakin, sessiz, içine kapanık, derdini kimse ile paylaşmayarak içinde yaşayan güzel ahlak sahibi bir yapıda. Bu tabiatının altında Raif Efendi'nin yıllar öncesinde kaybettiği büyük sevdası bulunmaktadır. Rasim Raif'in memuriyet görevini ifa ettiği şirketteki iş arkadaşıdır. Raif'in suskunluğu dikkatini çeker ve onu yakından tanımak ister. Tanıdıkça da Raif'in iç dünyasında saklı gizemli aşk hikayesini merak eder ve iyice öğrenmeye çalışır. Maria Puder Raif'in tutkulu bir aşk ile bağlandığı güzel ve çekici bir kadındır. Berlin'de bir kulüpte şarkıcıdır. Çalıştığı mekanın etkisi ile erkeklere ve aşka olan güvenini yitirmiş bir kadındır. Genç yaşına rağmen ruhunda derin yaralar vardır. İnsanları sevemez bir ruh haline bürünmüştür. Raif ile tanıştıktan sonra ise Raif'in karakteri ve tutkusu onu etkiler. O kadar etkilenir ki aşka olan inancını Raif sayesinde tekrar kazanmaya başlar. Aşka bağlılığı arttıkça içinde uyuyan güçlü ve aşk dolu kadın tekrar ortaya çıkar. Aşkını bu noktadan sonra doyasıya ve her şeyiyle yaşamayı ister. Kitaba adını veren "Kürk Mantolu Madonna" böylece doğar.
Kürk Mantolu Madonna kitap özetiKonusu Hikayenin kahramanı Raif isimli bir kişinin kendi içine sakladığı kimselere söyleyemediği bir aşk hikayesi ve Raif Efendi’nin hissettiklerinin Sabahattin Ali tarafından ustaca yansıtılmasıdır. Eser tüm zamanların en hüzünlü aşk öyküsü olmakla kalmaz, aynı zamanda, edebiyatımızın en başarılı psikolojik anlatılarından da AliKürk Mantolu Madonna Kitap Özetiİki farklı dünyaya ait iki insanın ilginç sevdasının hikayesidir. Belki de en dikkat çekici hatta tek ortak yanları kendi yaşadıkları çevreye ve insan kalabalıklarına olan yabancılaşmalarıdır. Rasim 20li yaşlarda işten çıkarılınca işsiz dolaşan bir kalmanın yarattığı sıkıntılar baş gösterirken tesadüf eseri eski arkadaşı Hamdi ile karşılaşır. Kendi çalıştığı yerde yönetici olan Hamdi, isteği üzerine Rasim’i işe aldırır. Maaş pek yeterli olmasa da Hamdi’nin şimdilik başka şansı yoktur. Ankara’da yaşamak hele hele işsizken oldukça işe başladığında Raif Efendi adında bir oda arkadaşı olur. Aynı odada birlikte görev yaptıkları Raif efendi çevirmenlik hakkında oldukça içe kapanık ve duygusuz biri olduğu söylentilerinden haberdar olan Rasim, geçen onca haftaya rağmen gerçekten de aksini de Raif efendinin hissiz ve tekdüze bir insan olduğunu düşünmeye başlar. Hiç bir insani tepki vermeyen Raif efendinin bu halleri bazen Rasim sinirlenmesine dahi yol müdür yardımcısı olan Hamdi bir çevirinin gecikmesi üzerine Raif Efendi’ye oldukça kızar. Bu durum karşısında her zamanki gibi sessiz kalıp, susmuştur Raif bu kez Hamdi Bey’in bir resmini yapar bu resmi gören Rasim ise Raif Efendi hakkında belki de iik kez alışılmışın dışında bir şeyler düşünür. Resmi çok beğenmiştir ve başarılı bulmuştur Rasim. Bunun ardından Raif Efendi artık Rasim’in gözüne daha farklı ve ilgi uyandırıcı biri gibi gün Raif Efendi hastalandığı için işe gelemez. Yetişmesi gereken çeviriler olduğu için Rasim işIeri Raif Efendi’nin evine kadar getirir. Rasim bu sayede Raif Efendi’nin aiIesini de tanıma şansı yakaIar. Fakat Raif Efendi’nin aile yaşamı da pek farkIı sanki aiIesinin yanında biIe yabancı birisidir. İşe gidip geImekten, akşamIarı aIışverişe gönderiImekten başka bir işe yaramayan, belki de robotIaşmış durum çevresindekiIerin böyIe görmesinden öteye kendisinin kabuIIenişi iIe aIakaIıdır. Bu kabuIIenişin arkasında yatanın ne oIduğunu yaInızca Raif Efendi biIebiIir. Birde onun sırrına ortak oIabiIecek biriIeri. Eğer varsa bir gün Raif Efendi daha önce yaşadıklarına benzemeyen ciddi bir hastalık geçirmektedir. Geçen zaman bütün monotonluğuna rağmen Rasim’i, Raif Efendiye yakınlaştırmış. Onda ilgi çekici bir yan belki de bir gizem aramaya kadar pasif biri olamayacağını ve bir hikayesi olduğunu hissetmektedir. Hastalık iyice can sıkıcı bir hal alınca Raif Efendi, Rasim’den iş yerinde bulunan hatıra defterini getirmesini ister. Ertesi gün defter eline ulaşınca Rasim’e onu sobaya atmasını Rasim, Raif Efendi’yi ikna ederek defteri okumak istediğini söyler. İlk başta kabul etmeyen Raif Efendi sonrasında ikna olur. Şimdi yeni bir sayfa açılmıştır artık onun hikayesinde. Belki de bir fırsat olmalı bu. Son nefesini vermeden önce Raif Efendi’nin gerçekte kim olduğunu anlama defterinde Raif Efendi’nin aslen Havron’lu olduğu ve içe kapanık bir çocukluk geçirdiği yazmaktadır. Yalnızlığını kitap ve resim yardımıyla gidermeye çalışmıştır. Önce İstanbul’da Güzel Sanatlarda okumaya başlar burada eğitimi bitmeden babası tarafından Almanya’ya sabunculuk öğrenmek için bir fabrikada işe başlar. Bir yandan bir pansiyon da kalmaktadır. O yaşta Avrupa’ya giderek aslında hayalini de gerçekleştirmiştir. Fakat onun esas ilgi alanı sabunculuk değil sergilerini gezen Raif bir gün Kürk MantoIu Madonna adlı tabIodan oldukça etkilenmiştir. Öyle ki pek çok kez sadece bu tabloyu görmek için sergiye gitmiştir. Bir gün tabIonun sahibi Maria Puder onun yanına geIir ve tanışırIar. ŞaşkınIığını gizIeyemeyen Raif kekeIemeye başIar fakat onun tabIoya iIgisi oIdukça açıktır. Günlerce gelmiş ve aynı tabloyu fiIm izIer gibi Maria Puder’Ie tanış oIan Raif ona aşık oImuştur. BirIikte zaman geçirir ve eğIenirIer. Maria’da oIdukça kendine has bir insandır. Tıpkı Raif gibi çevresine yabancıIaşmış ve özeIIikIe erkekIere karşı yıIbaşı günü güzeI bir günün ardından birIikte oIurIar. Fakat ardından Maria Puder Raif e aşık oImadığını, hissettiği şeyin aşk oImadığını söyIer ve bir müddet görüşmezIer. Ayrı geçen günIer Raif Efendi için oIdukça çekiImez geImiş ve bir gün Maria Puder’in yanına gittiğinde onun hastaIandığını üzerine hastaneye gider ve iIk gece dışarıda bekIer ardından geIen günIer Maria Puder’in bakımıyIa iIgiIenir. Raif in bu iIgisi ve özverisi Maria ve onu tekrar gün memleketten geIen teIgraf Raif’in babasının öldüğünü yazar. Acilen Havron’a dönmesi gerekmektedir. Maria bu durumu anlayışla karşılar ve vedalaşırken ona güven verir. “Beni çağır, nereye dersen gelirim Raif” der. Bunun ardından Raif memlekete gidip işleri yoluna koyacak ve Maria’yı müddet mektupIaşmaIarı sürer. Raif bir yandan da babasının ardından işIeri yoIuna koymaya çaIışmaktadır. Ama onun akIı hep Maria Puder’de kaImıştır. Kürk MantoIu Madonna’sında. Bir zaman geIir ve Raif mektuplarına cevap mektupIar aynı adrese geri geImeye başIar. Çok acı çeken Raif, aIdatıIdığını düşünür ve ümidini kaybeder. Gerçekte sevmediği birisiyIe evIenir ve çocukIarı geçip giderken Raif’ten bir şeyleri alıp götürmüştür. BeIki de bir şeyIeri değiI onun her şeyini almıştır geçen zaman. Onu yaşayan bir ölüye, kendisini tanıyan herkesin düşündüğü gibi hissiz bir robota de zaman değiIdi onu bu haIe sokan Kürk MantoIu Madonna’sını yitirdiği an bitmişti onun için gerçek yaşam. O andan sonra asIında ne kadar yaşadığı ve ya zamanın onu nereye götürdüğünün pek bir önemi o zaman tünelinde bir yerlerde kalmıştı. Fiziki varlığı sürüyor nefes alıyor fakat gerçekte yaşamıyordur. Hayatında ilk kez güvenmiş ve güveni boşa çıkmıştır. İlk kez sevmiş ve aldatılmıştır. En sevdiğinin bu yaptığı karşısında o tüm insanlığa sırt çevirmiş ve ümidini ona ne verebilirdi ki, en sevdiği, en güvendiği çekip gitmişken diğer insanlarIa nasıl insani iIişkiler kurabilirdi ki, nasıl güvenebilirdi? İşte böyle düşünüyordu sonra Ankara’da daha önce Almanya’da aynı pansiyonda kaldığı bir Alman kadınIa karşıIaşır. Kadın aynı zamanda Maria Puder’in küçük bir kız çocuğu vardır kadının. Raif Efendi, yıllar sonra eline geçen fırsatı kaçırmak istemez, belli belirsiz sorularIa Maria Puder hakkında bir şeyler öğrenmek ister. Kadın ona Maria Puder’in 10 sene önce ciddi bir hastalık geçirdiğini esnada hamile oIan Maria tüm risklere rağmen çocuğu doğurmak istemiş ve doğum sırasında hayatını kaybetmiştir. Maria bir kız çocuğu dünyaya getirmiştir ve babasının bir Türk oIduğunu öğrenir Raif kadından. Dönüp kendi kızına bakar az sonra tren hareket eder. Kendi kızı kadınIa birIikte gözIerinin önünden çekip giderken Raif döner ve yaşadıklarını siyah kaplı defterine tek tek defteri okuyup bitirdiğinde Raif Efendi’nin gerçek yaşamından haberdar olur. Onun iç dünyasını keşfeder. Ertesi gün defteri sahibine geri getirdiğinde Raif Efendi’nin öldüğü haberini alır, Fikri Hayatta karşımıza çıkan her insanın bir hikayesi vardır. Sessiz içine kapanık insanların göründüğü gibi değilde aslında içinde ne fırtınaların koptuğu. İnsanları diğer insanların yorumlarına bakarak değerlendirilmemesi gerektiği ve herkesin yaşanmaya, okunmaya değer bir aşk hikayesi ve şahısların değerlendirilmesiİlk hikayenin kahramanı yazarın kendisi ve Raif Efendi’dir. Hamdi Bey, yazarın iş bulmasına vesile olan kişidir. Yazar yeni iş yerinde Raif Efendi ile tanışır. İlk hikayede aynı zamanda Raif Efendi’nin karısı Mihriye Hanım, küçük kızı Nurten, büyük kızı Necla, baldızı Ferhunde Hanım, baldızının kocası Nurettin Bey yer alır. İkinci hikayenin kahramanları ise Raif Efendi ve Maria Puder’ mantolu madonna kitap incelemesiTürkiye’deki kütüphanelerde yapılan araştırmaya göre 2015 yılında en çok Kürk Mantolu Madonna kitabı ödünç alındı. Bu kitap hayatımızda neye tekamül etti? bizi nasıl etkiledi de bu kadar okuduk?Sabahattin Ali, Kürk Mantolu Madonna kitabında insanı da aşkı da öyle naif, öyle duru anlattı ki aradan 80 yıl geçti biz hala birbirimizi anlamaya o kitaptan başlıyoruz.“Her şeyi, her şeyi, bilhassa ruhumu Hiç bulunmayacak yerlere saklamalı”Kürk Mantolu Madonna’nın kahramanı Raif Efendi’nin günlüğü böyle bitiyordu. Bu aynı zamanda hikayenin de sonuydu. 80 yılda milyonlarca okuru peşinden sürükleyen, tekrar tekrara okuyan ama hiç filmi çekilmeyen Sabahattin Ali olarak 1940 yılında Hakikat gazetesinde 48 bölümde yayınlandı. 3 yıl sonra bir roman olarak kitapçılardaydı. Raif Efendi ve Maria Puderin aslında yaşanan ama bir türlü kavuşulamayan aşkını anlatıyordu. Kitap üzerine pek çok araştırma yapıldı, tezler yazıldı. İngiliz yayıncılar kitabı modern klasikler arasına aldı. İlk basıldığı 1943 yılından bu yana 1 milyondan fazla sattı. Ama tüm bunlar Kürk Mantolu Madonna’nın sırrını çözemedi. Bu güne kadar bir sürü aşk romanı yazılmıştı peki Kürk Mantolu Madonna’nın farkı ne idi?Sabahattin Ali kendi romanı şöyle anlatmaktadır, Bu eser benim kafamın içerisinde yıllar önce hazırlanmıştı. Yazıya dökmemek imkansızdı diye tarif edecekti. Kitaba ilk eleştiri Nazım Hikmetten geldiNazım Hikmet RanKitaba yapılan ilk eleştirilerlerden birisi Nazım Hikmet’ten gelecekti. Bursa hapishanesinden Sabahattin Ali’ye yazdığı mektupta şu satırları kaleme alıyordu. “Kürk Mantolu Madonna, ben bu kitabı hem sevdim hem kızdım. Evvela ne için kızdığımı söyleyeyim. Kitabın birinci kısmı bir harikadır. Bu kısmın kendi yolunda intişafi yani bir küçük burjuva ailesinin içyüzünü tahlili öyle bir haşmetle genişletmek istidadında ki, insan buradan ikinci kısma geçerken elinde olmayarak yazık olmuş bu çok orjinal çok mükemmel başlangıç ve imkan boşuna harcanmış, keşke bu başlangıç harcanmasaydı, diyor. Ben başlangıcı okurken yani Berlin’e kadar olan pasajı, senin benim anlamadığım manadaki realizmine hayran oldum. Beni dinlersen o başlangıcı almak ve kahramanı ölümünü kısaca tekrarlamak suretiyle o ailenin efradı ve eşhasının hayatları etrafında bir ikinci cilt, ayrı bir roman yapabilirsin, böylelikle de dinlemeye başladığımız harika musiki birdenbire kesilmiş olmaz. Gelelim ikinci kısmına, o kısım, başlı başına bir büyük hikaye olarak güzeldir ve böyle bir tecrübe gerek senin için gerekse Türk edebiyatı için lazımdı. Sen bu tecrübeyi başarıyla yaptın.” Nazım Hikmet /1943 Bursa – Eleştirmen Füsun Akatlı ise kitabın 78. basımının önsözünde Türk anlatı edebiyatının küçük ve zarif bir mücevheri gibidir diye tarif Mantolu Madonna’da ne buluyoruz?Ahmet ÜmitYazar Ahmet Ümit, Kürk Mantolu Madonna kitabını değerlendirdi. Nazım Hikmet’e katılıyorum. Kitapta iki farklı roman var. Bir tanesi küçük burjuva ailesini anlatıyor. Diğer tarafta ise olağanüstü bir aşk hikayesi var. Romanları yazarken belirli kurallar vardır. Roman yazarken uygun dil, karakterlerin derinlemesine anlatılması önemlidir, hikayenin anlatılması ve kurgulanması önemlidir. Bunların hepsini yaparsınız ama roman olmayabilir. Bu büyü okuyucu zamanında sarar ya da aradan zaman geçtikten sonra okuyucuyu Mantolu Madonna böyle bir roman. Bir yanı ile Türk erkeğini çok iyi anlatıyor, anneye bağlı bir karakter var. Kadın kahraman Maria Puder ise daha güçlü bir karakter. Bütün aşklarda olan önemli bir mesele var ki bir araya gelememek meselesi bunu Sabahattin Ali şahane bir biçimde anlatmış. Kürk Mantolu Madonna’ya baktığımızda ikili bir yapı görürüz ama tuhaf bir şekilde yepyeni bir yapıtın ortaya çıkmasına yol açmıştır ki, aradan geçen bunca seneye rağmen çok okunan bir Ali’nin kızı Filiz Ali Romandaki sevginin samimiyeti şimdiki toplumu etkiliyorFiliz AliBabamın arkadaşlarının; “sen şimdi aşk romanı yazacak adam mıydın” dediklerini biliyorum. Ne babamın beklediği ne de benim beklediğim bir beğeniye ulaştı. Gerçekten sürpriz romanda anlatılan hepimizin bildiği bir aşk değil. Raif efendi tipik bir erkek değil. Maria’da tipik bir kadın değil. Rolleri değişmiş gibiler. Maria Puder, Raif efendiye kız gibisin diyor. Raif Efendi çok saf bir adam, kibar bir adam aynı zamanda hayatında hiçbir tecrübesi de yok. Sadece anlattığı öykü değil, aynı zamanda insanların birbirine karşı duydukları sevgi, o sevginin samimiyeti, o sevginin ne kadar güçlü olduğu meselesi demek ki şimdi toplumdaki insanı çok etkiliyor. Yani olmayan bir şey olduğu gibi davet ediliyorum, orada gençlerin Kürk Mantolu Madonna’dan bahsederken gözlerinin dolduğunu görüyorum. Müthiş bir özlemle okuyorlar. Böyle bir hayatı biz neden yaşamıyoruz? bizim hayatımızda neden böyle aşk yok? diyorlar. Ufacık dünyanın içerisinde yoğun duyguların yaşandığı bir roman. Bu açıdan Sabahattin Ali’nin diğer romanlarına benzemeyen bir tarafı var.
Giriş Tarihi 1033 Bir magazin gafıyla gündeme geldi ama aslında o Türk edebiyatının başyapıtlarından biri... Sabahattin Ali'nin ilk kez 1943 yılında yayımlanan ve bugün hala en çok okunan kitaplar arasında yer alan romanı "Kürk Mantolu Madonna" hakkında bilinmesi gereken 10 şey... ABONE OL Kürk Mantolu Madonna romanında Maria Puder ve Raif Efendi'nin aşkını anlatan Sabahattin Ali, askerdeyken, kolu çatlak halde yazdı. Ali'nin kitabı yazarken yaşadığı acıyı giderebilmek için kolunu sık sık sıcak suya soktuğu biliniyor. Deyim yerindeyse Kürk Mantolu Madonna, Ali'nin dizinin üstünde yazdığı bir kitap. Raif Efendi'nin içsel yolculuğunu aşk ile sarıp sarmalayarak okuyucuya sunan roman, ilk olarak 1940 yılında Hakikat gazetesinde "Büyük Hikaye" başlığı altında 48 bölüm olarak yayımlandı, sonra 1943 yılında Remzi Kitabevi tarafından basıldı. Sabahattin Ali, romanın ana fikrini, "Dünyanın en basit, en zavallı, hatta en ahmak adamı bile, insanı hayretten hayrete düşürecek ne müthiş ve karışık bir ruha maliktir! Niçin bunu anlamaktan bu kadar kaçıyor ve insan dedikleri mahluku anlaşılması ve hakkında hüküm verilmesi en kolay şeylerden biri zannediyoruz?" sözleriyle açıkladı. Artık ritüel halini alan bu tabloyu seyretme seansınlarından birinde bir kadın onun yanına gelir. Bu kadın, tablonun sahibi olan sanatçı Maria Puder'dir. Bir tablodan başlayan aşkı anlatan roman için Sabahattin Ali'nin Andrea Del Sarto imzalı "Madonna delle Arpie" tablosundan ilham aldığı biliniyor. 'Kürk Mantolu Madonna', 2016 yılı başında İngiliz yayıncı Penguin'in "Modern Klasikler" serisi arasında yer aldı. Penguin Yayınevi'nin Modern Klasikler Serisi kapsamında Maureen Freely ve Alexander Dawe tarafından geçtiğimiz mayıs ayında çevrilen 'Kürk Mantolu Madonna', 73 yıl sonra ilk kez İngilizceye çevrilmiş oldu.
kürk mantolu madonna detaylı özet